Kitaptan
Hesaplı ve Lezzetli Yemek
Oslo’da karnımı doyurmanın en hesaplı yolunu üçüncü günde kahvaltı yaparken keşfetmiş oldum.
Dün akşam gittiğim Kiwi marketten aldığım Norveç üretimi balık konservesi inanılmaz lezzetli. 110 Gr balık konservesi sadece 10 Kron’a satılıyor. Yanına aldığım kruvasan da 10 Kron.
Bu ikisi bir öğünü kurtarıyor. Restoranlar gidilecek gibi değil, bir tabak yemek fiyatın en az 300 Kron civarından başlıyor!
Dönüş Yolu
Saat on gibi hostelden çıkıp havaalanına gitmek üzere otobüs terminaline yürüyorum. Şehir bu saatte de pek kalabalık değil. Etrafta az sayıda insan var. Hafta içi ve mesai saati olduğundan böyle olduğunu düşünüyorum. Oslo’nun hafta sonu nasıl olduğunu da görmek istiyorum uygun bir zamanda.
Saat 11:10’da otobüs terminalinden kalkıp havaalanına giden Rygge-Ekspressen otobüsüne biniyorum.
Metal Detektörü
Sırt çantamı, montumu, demir tokalı kemerimi x-ray cihazından geçmek üzere banda bırakıp kendim de metal detektöründen geçerken detektör ötüyor.
Ne bulup öttüğünü gerçekten merak ediyorum, zira üzerimde hiçbir metal eşya yok. Görevli personel “İngilizce biliyor musunuz”, “konuşabiliyorum”, “üstünüzü arayacağım, sakıncası var mı”, “yok arayabilirsiniz”. T şeklinde durmamı rica ediyor, kendisi nasıl durmam gerektiğini göstererek.
Öten ayakkabılarımın bağcık yerlerindeki metallermiş. Ayakkabılarımı çıkarıp bir daha geçiyorum metal detektöründen, sorun yok.
Uçağa İçecek Su Sokmak
Güvenlik kontrolünden geçtikten sonra çantamdaki boş pet şişelerden birisine lavabodan su dolduruyorum. Lavabolardaki su içilebildiğinden uçakta bir küçük su için 3 € ödemekten böylece kurtulmuş oluyorum. Uçağa saat bir buçuk gibi biniyorum.
Uçuş personeli yolcuları saymak için mekanik sayıcı kullanıyor. Her yolcu için bir defa sayıcının butonuna basarak sayma işleminde yanılmamayı sağlıyorlar. Ryanair’in uçuş zamanlamalarında çok başarılı olması böyle basit işlemlerle sağlanıyor.
Eve Dönüyorum
Uçakla Brüksel’e indikten sonra yaklaşık dört buçuk saatlik bir tren yolculuğu yaparak akşam saat dokuz gibi Lüksemburg’a ulaşıyorum.
Lüksemburg Ulusal Günü
Çok yorgunum hissediyorum ama şehrin içindeki kutlamaları da kaçırmak istemiyorum. Hızlıca bir duş alıp üstümü değişip güne yeniden başlıyorum.
Saat onu geçerken çıkıyorum evden, on buçuk gibi şehir merkezindeyim. Hareketlilik başlamış, tüm sokaklar insanlarla dolu, iğne atsam yere düşmeyecek. Her sokakta ayrı bir stand kurulmuş ve müzik her yerde gümbürdüyor.
Sokaklarda rastgele dolaşıyorum. Fener alayını izliyorum. Bir başka caddede ülkenin dört bir tarafından gelmiş geleneksel kıyafetleri ile geçiş yapan insanlar var.
Saat onbir buçuk gibi havai fişek gösterisinin yapılacağı yere gidiyorum.
Havai Fişek Gösterisi
Havai fişek gösterisinin başlayacağı zaman yaklaştıkça kalabalık gittikçe artıyor. Saat 23:45’te gösteri başladığında kalabalık o kadar yoğun ki kendi etrafımda dönebileceğim boşluk bile yok.
Onbeş dakika boyunca durmaksızın süren gösteri hayatımın bu anına kadar izlediğim en muhteşem havai fişek gösterisi, maliyeti 500.000 € !
Havai Fişek gösterisi 1.
Havai Fişek gösterisi 2. ...
Devamını okumak isteyenler, kitabı satın alabilirler.
Kitap sipariş sayfası.