Kitaptan
Yürüyüş rotam şehir merkezine doğru gidiyor önce. Place d’Armes’e e gidiyorum. Hava güzel olunca bu şehrin insanı içerde durmuyor, koskoca meydan dolmuş.
Katedrale doğru yürüyorum, şehrin içindeki Gründ dedikleri vadinin yeşilliğine bakıyorum bir süre. Çok güzel yapmışlar bu şehri. Yeşilliğin bu kadar şehir içinde olduğu bir yer daha bilmiyorum. Eve gelene kadar toplamda iki saat kadar yürümüş oluyorum şehir içinde.
...Bir süre sonra tabaklarımı yıkamak için mutfağa indiğimde bakıyorum ki benim tabaklarım da yıkanmış. Teşekkür etmek için çıkıp kapı komşumun kapısını çalıyorum, kapıyı açabileceğime dair “yes” sesini duyup kapıyı açarken daha içerden ikisi de “birşey değil” diyorlar gülüşerek, tabaklarımı yıkadıkları için teşekkür etmek için geldiğimi bilerek; “tabaklarımı yıkadığınız için teşekkür ederim” deyip iyi akşamlar dileyerek kapatıyorum odalarının kapısını... ...
Devamını okumak isteyenler, kitabı satın alabilirler.
Kitap sipariş sayfası.